kalın duvarları var
okulunuzun
içeri ışık sızdırmayan
bin yıllık sırlarınız gizli
raflarda
bir de halka uzak diliniz
bir akademisyenin ince doğranmış dili
beyninizi kiralamışsınız
egemen patronlara
türkünün esamesi okunmaz ağzınızda
gözleriniz her daim şaşı
bilimin gölgesinde
o denli kibar bir dağarcık var ki dilinizde
bir akademisyenin ince doğranmış dili
renksiz rüyalar görürsünüz
düşüncesiz
kuramlar okursunuz
anlaşılmaz bir tanımlamayla
yaklaşırsınız bize
diliniz çürür sıcakta kalmış bir leş gibi
bir akademisyenin ince doğranmış dili