6 Temmuz 2008 Pazar

Üzerinde düşünülmesi gereken bir belge!...

Üzerine bir deri gibi yapışmış kalleşlik damgasından kurtulmak için çıkış yolu arayan hela kapısı gibi çift "oo"lu sitenin yapacağı tek şey vardı; adam gibi özeleştiri yapıp bu siteyi imha ederek, özgün bir site yapmak. Bakalım orospu çocuğu Burak Caney gölgesinden kurtulmaları kolay olacak mı? Hep birlikte göreceğiz...
(Hilmi Bulunmaz)


TİYATROOYUN'UN TARİHÇESİ, ÖZELEŞTİRİ VE HORTLAYAN BURAK CANEY ÜZERİNE
TİYATROOYUN'UN TARİHÇESİ, ÖZELEŞTİRİ VE HORTLAYAN BURAK CANEY ÜZERİNE EDİTÖR LEVENT GÜLER YAZDI


LEVENT GÜLER
Tiyatrooyun Yayın Kurulu Başkanı
7 Temmuz 2008


Merhabalar efendim,
Artık Tiyatrooyun'u sizlere yeniden tanıtmanın zamanı geldiğine inanıyorum. Arkadaşlarımın da onayı ile biraz özeleştiri biraz da dünü ve bugünü ile Tiyatrooyun nedir tanıtım yazısı yazmaya karar verdim. Bu kararda biraz da Burak Caney'in yeniden hortlaması da etkili.

Nedir bu Burak Caney? Kimdir necidir? Belki bazılarının ilk defa duyduğu bir isim. Bazıları ise gerek tiyatrooyun'dan gerekse Sayın Hilmi Bulunmaz ve Coşkun Büktel'in sitelerinden dolayı aşina oldukları bir ad.

Ben ilk kez bu adı duyanlar da olduğunu düşünerek en baştan anlatmayı uygun buluyorum. Bu konuda her ne kadar illaki bugünkü tiyatrooyun.org la yani bizimle sıkı sıkıya bağlatılanmış olsa da yine de Sayın Kazım Şimşek'in kendi sitesinde yayınladığı bir yazı da oldukça önemli referans bilgiler içeriyor.

Hazır mısınız bu ilginç kişiyi tanımaya?
Efendim Burak Caney tahmin edebileceğiniz gibi mahlas bir isim. Yani gerçek bir kişi değil. İlk olarak 2 yıl kadar önce bazı mail gruplarda bazı kişilere muhalefet ederek ortaya çıkmış. Fakat reyting patlamasını ve şöhretini Sayın Hilmi Bulunmaz'a sataşmak üzere harekete geçtikten sonra yaptı. Önce ateşlerle süslenmiş logosuyla bir geocities adresli site ile kısa bir süre yayın yaptı. Sonra sitesinin hacklendiğini iddia etti ya da hacklendi bilemiyoruz. Fakat o sıralarda Hilmi Bulunmaz'ın Burak Caney'i sanal mezarlığa gömdük türündeki açıklaması bu sitenin yani Burak Caney'in hacklendiği izlenimini güçlü kılıyor.

Burak Caney'in asıl çıkışı tiyatrooyun.blogspot.com ile oldu. Artık Burak Caney forumlarda yazmayı ya da tiyatro dünyasında var olup olmamayı umursamayan günde 24 saat Hilmi Bulunmaz'la karşılıklı atışan bir sanal kişiydi. Hilmi Bulunmaz'a ait tiyatroyun.blogspot’a karşı Burak Caney'in tiyatrooyun.blogspot’u. Yani biri tek "o"lu diğeri çift "o"lu iki blogspot sitesi karşılıklı çarpışma halindeydi. İlk zamanlar Coşkun Büktel adı çok geçmiyordu ve büyük oranda Hilmi Bulunmaz'a yönelik bir yayın söz konusu idi. Burak Caney adlı kişiyi tanıyan gören bilen var mıydı bilemiyoruz ama ortalıkta dolaşan en yaygın söylenti Hilmi Bulunmaz'a öfke duyan eski bir arkadaşı olduğu şeklindeydi.

Aslında ilk önceleri Hilmi Bulunmaz'ın da Burak Caney'in de çok umursandığı söylenemez. Çok fazla okuyan da yoktu. Burak Caney kişisel öfkeleriyle ve yayınlarıyla Hilmi Bulunmaz karşısında çok da etkili olamıyordu. Bu nedenle arkasına belli bir kitle alması şart görünüyordu. Bu aşamadan sonra Burak Caney artık taktik hareket etmeye başlar. Önce kitleselleşmek arkasına insanları alabilmek için mailler yollamaya başladı, büyük ve çok okunan tiyatro sitelerine bir şekilde haber olup insanları kendi sitesinden haberdar etmeye, bu siteleri arkasına alıp kavgaya dahil etmeye, facebook gibi genç tiyatrocuların çok kullandığı alanlardan taraftar bulmaya çabalaması nasıl ve hangi sıralamayla ve hangi dozla başladı nasıl gelişti doğrusu bunu ayırmak zor.

Fakat şunu açık yüreklilikle söyleyebiliriz ki Burak Caney bir güç olabildiyse, arkasına bir kitle alabildiyse ya da büyük tiyatro sitelerini ya da tanınmış bazı tiyatro insanlarını kısa süre de olsa etkisi altına alabildiyse bu kendi başarısından çok Sayın Hilmi Bulunmaz'ın başarısıdır. Zira Hilmi Bulunmaz tiyatro dünyasıyla öyle bir savaş halindeydi ki Burak Caney bunlara kaşı çok, ama çok rahat nüfus edebildi.

Hilmi Bulunmaz, tiyatroculara ağır eleştirilerde bulundukça Burak Caney geri planda maillerle çalıştı, ateşe körükle gitti. Hilmi Bulunmaz Semih Çelenk, Gölge Tiyatro, Tiyatrom, Tiyatro Dergisi gibi yayınlara ve bu yayınların sahiplerine ağır eleştirilerde bulundukça Burak Caney tam tersini yaptı ve onlarla işbirliği geliştirmeye, onlar lehinde davranmaya ve onların yayınlarını kullanarak tanınmaya çalıştı. Facebook ise Burak Caney'in şöhretinin ve taraftarlarının patlama noktasını sağladı.

Hilmi Bulunmaz artık öfkesinin kontrolünü kaybetmişti. Artık Hilmi Bulunmaz'ın kontrolü adeta Burak Caney'in elindeydi ve Burak Caney insanları da kışkırtarak Bulunmaz'ın üzerine saldırdıkça Hilmi Bulunmaz'da saldırı dozunu artırıyor, kamera karşısına geçip küfürler ediyor, sitesinin yüzde yetmişinden fazlasını küfürler sövgüler hakaretler kaplıyordu. Burak Caney'e küfür ediyor, hızını alamıyor destekleyen Mustafa Demirkanlı'ya, Ertuğrul Timur'a, Yaşam Kaya'ya, Hamit Demir'e ağır ifadelerle saldırıyor, daha da hızını alamıyor ve aralarında o güne dek hiç bu kavgaya bulaşmamış gerçekten çok sevilen isimlerin de olduğu tiyatrom yazarlarına küfür edecek kadar kontrolünü kaybedebiliyordu.

İşte bütün bunlar Burak Caney'in mutlak başarısı idi. Zira artık Hilmi Bulunmaz'ı kudurtup saldırtmak öfkesini artırmak da, bunu başardıktan sonra Hilmi Bulunmaz'a karşı insanları, diğer yayıncıları, tiyatrocuları ve facebook gençlerini kışkırtmak da Burak Caney'in elindeydi.
Bizlerin Burak Caney'le tanışması da bu aşamalara rastlar. Tanışmak dedikse yüz yüze değil. Zira ne dün ne bugün aramızda Burak Caney’le tanışma şerefine (!) erişmiş hiç kimse yok.

Efendim gelelim bu tanışma öyküsüne. Artık kimimiz tiyatrom, gölge tiyatro gibi sitelerde haber olunca duymaya başladık adını, kimimiz nerden derleyip toparlarsa tiyatroculara yolladığı emaillerden. Ardından da facebookda açtığı gruplardan. Hilmi Bulunmaz’ın kendi kendine yazıp durduğu pek çok yazıdan da sonradan Burak Caney’in ortaya çıkarmasından dolayı haberimiz oldu. Örneğin benim teyzem ünlü bir oyuncudur. Kim olduğunu yazmak adını burada geçirmek istemiyorum. Bana göre saygın ve kendini tiyatroya adamış birisidir. Bana tiyatro aşkını da aşılayan kişidir. Her neyse onunla ilgili Hilmi Bulunmaz’ın kusura bakmasın ama küstahça yazılmış satırlarından haberim bile yoktu. Burak Caney’in bunları yazıp durması ile facebooka taşıması ile haberim oldu.

Birçok arkadaşımız da Hilmi Bulunmaz’ın saygı duyulacak tiyatroculara ağır hakaretlerinden Burak Caney sayesinde haberdar oldu. Özellikle tiyatrom.com a ve onun yazarlarına küfür ya da hakaret edilmesi de birçok sadık okuru kızdırmıştı. Hele ki artık iş açıkça küfürlere varınca, birde bu küfürleri protesto kampanyasına dönüşünce kızılca kıyamet koptu. Artık sıkı bir Hilmi Bulunmaz karşıtları grubu oluşmaya başlamıştı.

Önce bizler tek tek Burak Caney adlı kişiyle yazışmaya başladık. Bu adama (Hilmi Bulunmaz’a) haddini bildirmek gerek, bütün tiyatro dünyasına tanıtmak rezil etmek gerek türünden özel mesaj yollayanlarla Burak Caney’de tek tek yazışmaya başlamıştı. Burak Caney’in bu ilgi başını döndürmeye yetti sanıyorum. Zira hemen bu gençleri çevresinde kümeleyip bunların öfkesi ve enerjisi ile güçlü bir tiyatro sitesi yapmanın zamanı geldiğini düşündü. Aslında yazışmalardan öğrendiğimiz kadar zaten profesyonel bir site yapmayı düşünüyor ama internet bilgisi yetmiyordu. Şimdi aramızda bu işlerden anlayan gençler de olduğuna göre her şey çorap söküğü gibi gelişecekti.

Efendim Burak Caney facebook küfürbazlar grubuna üye olmakla kalmayıp kendisiyle özelden yazışan ve daha fazla bir şeyler yapalım abi diyen gençlerle önce tek tek ilgilendi sonrada bir grup olarak toplamaya karar verdi. Toplanmak dedimse tamamen sanal bir toplantı. Böylece herkes ikinci bir MSN hesabı açarak her akşam 1 hatta bazen 2-3 saat bağlanıyor MSN üzerinde sanal toplantı yapılıyordu.

Burak Caney maddi sorun olmadığını yeter ki teknik altyapıyı kuracak gençler olmasını, internet TV kuracağız desek onu bile finanse edebileceğini zamanla bu sitede çalışanlara maaş bağlayacağını, büyük bir tiyatro topluluğu da kurabileceğimizi vaat edip duruyordu. İnternetten anlayan arkadaşlar alan adı, hosting alarak başladılar. Ama maaş bile vadeden Burak Caney nedense bu 20-30 dolarlık masrafı bile onlara havale edeceğini söylediği halde yollamamıştı. Alan adı alınmasıyla birlikte Burak Caney bunu halen yayınına devam ettiği tiyatrooyun.blogspot adresli bloğundan ilan etmeye başladı. Tiyatrooyun.org yakında yayındaaaa! Biz de açıkçası sakınca görmüyor bu muhalif abinin tavırlarından rahatsız olmuyorduk.

Kısa zamanda http://www.tiyatrooyun.org/ adı alındı yayına geçildi. Bu sitenin yayına geçmesiyle de Burak Caney bloğunu kapadı. Zaten o sıralar seks siteleri açılıyor diye blogları haber yapıp durduğu için bir an önce kendisi de aynı durumda olmaktan kurtulmak istiyordu.

Bizler yaptığımız sanal toplantılarda şu kararı almıştık. Tamam, Hilmi Bulunmaz’a öfke duyduğumuz için bir araya geldik bu nedenle site açma fikri oluştu ama sırf bu nedenle profesyonel site yapılmaz. Madem bu kadar insan toplandık iyi bir haber sitesi yapalım ama bu arada Hilmi Bulunmaz’a da tabi haddini bildirelim. İşte bu nedenle güzel bir haber sitesi tasarımı yaptırdık. Ama Burak Caney adını kullanan kişi burada ısrarla Hilmi Bulunmaz’ın çok vurgulu yer alması gerektiğini söyleyince sitenin sağ üst köşesine kocaman bir java applet yerleştirilip Hilmi Bulunmaz Dosyası ibaresi kondu.

İlk çatlak burada başladı. Bazı arkadaşlar Hilmi Bulunmaz’ın küfürlerine kızdığı için aramıza katılmış olsalar da daha sonra yayıncılığın büyüsüyle Hilmi Bulunmaz’ı bir kenara bırakıp iyi bir tiyatro yayını yapmayı hedeflemeye başladı. Bu kocaman Hilmi Bulunmaz appleti siteyi gölgeliyor görüşünü dile getirenler oldu. Bir iki kişi tartışmalarda kırılıp ayrıldı. Fakat bu defalık Burak Caney ve onu destekleyenler galip geldi applet kondu. Bu aplleti savunanlardan bazılarının amacı da Hilmi Bulunmaz’ı o özel dosyaya sıkıştırmak böylece sitenin asıl bütününü Hilmi Bulunmaz’la doldurmamaktı.

Bu arada görev paylaşımları yapıldı. Teknik tasarım, haberleşme, tanıtım gibi. Tanıtımdaki arkadaşlar çok iyi çalıştı. Bir anda büyük gazetelerin siteleri dahi bizi tanıttı. Çok sükseli bir çıkış yaptık. Tiyatrom ve Tiyatro Dergisi ve tiyatronline bu gruptakilerin önemsediği tiyatro siteleriydi ve o sitelerin sahipleriyle bağlantı kurup temiz, seviyeli, küfürsüz bir yayın yapılacağı sözü verildi destek istendi. Bir sürede olsa bu destek başarıldı.
Fakat işler pek umduğumuz gibi gitmiyordu. Baştan hevesli görünüp sonra sınavlarım başladı diye ortadan kaybolanlar olduğu gibi öte yandan sürekli Hilmi Bulunmaz’ı işlemeye çalışan bir Burak Caney gölgesi vardı. Bizler bu sitenin tiyatrooyun.blogspot basitliğinde sürmesini asla istemiyorduk.

Tamam, Hilmi Bulunmaz’a haddi bildirilmeli ama öyle basit söylemlerle karşılıklı sokak çocuğu ağzıyla olmaz. Fotomontajlar ya da mesnetsiz kanıtsız iddialarla olmamalı. İşte ikinci ve asıl büyük bölünme de bu sırada yaşandı. Biz birbirine güvenen bir grup MSN de ayrı bir toplantı yaparak Burak Caney’i neden hiç birimiz tanımıyoruz? Neden fiziki toplantıdan kaçıyor? Neden o bizim kim olduğumuzu soruyor da kendisini bize tanıtmıyor? Neden söz verdiği halde Hilmi Bulunmaz’dan başka konu yokmuş gibi davranıyor? Gerçekten bazılarının iddia ettiği gibi Burak Caney aslında Hilmi Bulunmaz’ın kendisi olabilir mi? Ya da Hilmi Bulunmaz’ı sürekli kışkırtıp kullanan Coşkun Büktel, Mavi Sakal gibi fantezilerinden biri olarak Burak Caney diye sanal bir kişi üretip Hilmi Bulunmaz’ı provoke edip kullanıyor olabilir mi? Son ikisi çok inandırıcı gelmese de tüm bu sorular aklımıza geliyordu tabi.

Sonuç olarak Burak Caney denilen kişi hiç de Hilmi Bulunmaz’dan aşağı kalır biri değil ve kişisel öfkesi için bizi kullanıyor düşüncesinde buluştuk. Artık onunla iş yapmamaya karar verdik.

Ayrılıp başka bir site kurmayı düşünüyorduk ki diğer bazı arkadaşların da benzer öfkeyle davrandığını öğrendik. Ama onlar site yapmak falan değil kapatalım gitsin bu tiyatrooyun.org u diye düşünenlermiş. Ve sitenin alan adını aldıran, şifrelerini bilen de bu arkadaşlar arasında idi. İşte o günlerde tiyatrooyun.org handikap yaşadı, satılmaya bile kalkıldı, kapatıp kurtulmak fikri dolaştı ama öncelikle Burak Caney adlı sanal kişinin dışlanıp listelerimizden silinip atılması ortak karar olarak uygulandı. Artık Burak Caney dışlanmıştı. MSN’lerde engellenmişti. Sanal olarak doğup hep sanal kaldığı için sanal dünyanın bir nimeti olarak da engellenip silinivermişti. İlk iş olarak çoğumuzu rahatsız eden ana sayfadaki Hilmi Bulunmaz dosyası yazılı java appletten kurtulduk sildik attık.

Fakat tiyatrooyun adıyla birlikte Hilmi Bulunmaz’ın öfkesini düşmanlığını da miras almıştık. Bize öfkesi dinmek bilmeyecek daha aylarca günlerce küfürler sövgüler edecekti. Bir yandan kapatalım bu siteyi sıfırdan yeni bir site yapalım düşüncesi, diğer yandan o kadar tanıtım oldu basın tanıttı, insanlar bize güvendi kısa zamanda çok okunmaya başladık bırakmayalım düşüncesi arasında gidip gelmeye başladık.

Biz Burak Caney’den kurtulsak da Hilmi Bulunmaz’ın öfkesinden kurtulamamıştık bu nedenle ondan hiç bahsetmesek de, hatta iyi bahsedip oyununu haber yapsak da küfürler dinmek bilmiyordu. Bu nedenle zaman zaman bazı arkadaşlarımız öfkesine hakim olamayıp yine bu tatsız polemiğe giriyorlar ve tartışma ana sayfadan tırmanıyordu.

KAZIM ŞİMŞEK’İN YAZISINDAN SONRA
Yakın zamanda tiyatrom editörü bir yazı yayınladı, onun ardından da Kazım Şimşek bir Burak Caney tarihçesi yazdı. Biz bazı konuları ilk defa orada öğrendik. Burak Caney adlı kişinin yaptığı ya da yaptırdığı (çünkü internet bilgisi çok iyi değildi) bazı sahtecilikleri ilk defa öğrendik. İşte bunun ardından yeniden düşünmek zorundaydık. Biz sandığımızdan da kirli bir miras almış gibi görülüyorduk. Her ne kadar anlatılanlar Tiyatrooyun.org sitesine mal edilemeyecek olsa da adı bizimle özdeşleştirilmek istenen Burak Caney’in bu kirli mirası da öyle ya da böyle bizim üzerimizde patlıyordu. Özellikle Tiyatrom okuru olup o siteye aşırı sempatiyle bağlı ve sırf o nedenle aramıza katılmış olan bazı arkadaşlar bundan son derece rahatsız oldu. Hilmi Bulunmaz’ı bırakıp Burak Caney’in üzerine gidilmeli asıl o ortaya çıkarılmalı diyenler dahi oldu. Bazı arkadaşlar ise bu artık anlamsız bir çaba oldu ve kirli bir mirasın sözcüleri gibi görülüyoruz deyip ayrıldı.

Geriye kalanlar olarak uzun uzadıya düşündük
Burak Caney denilen sanal kişi baştan kendisini tiyatrooyun.org un baş patronu gibi hissetmiş olsa da aslında hiçbir katkısı olmadı. Maddi manevi katkısı olmadığı gibi çok kısa sürede aramızdan hiç tanıma şerefine (!) nail olmadan dışlandı. Ama kısacık sürede kirli bir mirasını bomba bırakır gibi bırakıp gitmişti. 2 ay kadar önce geriye kalan arkadaşlarımızla bir durum değerlendirmesi yaptık ve aslında tiyatrooyun.org un yayın yaşamına nokta koyması kararı verdik. İstekli olan ve gerçekten özveriyle çalışacak olan arkadaşlarla gelecek sezon başında yepyeni pırıl pırıl bir tiyatro sitesi yapmak üzere nokta koyma kararı aldık. Fakat bu yeni sitede asla ve asla Hilmi Bulunmaz, Coşkun Büktel polemikleri, kavgaları olmamalıydı. İşte bu nedenle hesaplaşmamızı yapmalı burada bitirmeliydik. Görev paylaşımı yapıp Hilmi Bulunmaz, Coşkun Büktel, Burak Caney konularını en baştan irdelemeye başladık.

Gördük ki aslında ortada dikkate almaya değer büyütüldüğü oranda bir sorun da yok. Hilmi Bulunmaz’ın ilk site yaptığı dönemde üç beş tiyatrocuya fevri çıkışları, ağır sözleri evet kabul edilebilir değildi. Ama o da hızla üslup değiştirmiş, artık Burak Caney dışında kimseye ağır hakaret küfür etmez olmuştu. Daha fazla okunmasıyla daha sorumlu davranmaya başlamıştı.
Tam da bu sıralarda Melih Tepeli hocanın yazı dizisi teklifi geldi ve Melih hocanın seviyesinden emin olduğumuz için elbette yayınlarız dedik. Bu yazı dizisi ile pek çok gerçeği biz de kavradık gördük. Asıl sorunun Ne Burak Caney ne Hilmi Bulunmaz değil Coşkun Büktel olduğu su götürmez bir gerçek.

Reklamcılık deneyimi ile Coşkun Büktel insanları kullanmayı gayet iyi biliyordu. Burada uzun uzun yinelemeye gerek duymuyoruz Melih hocanın uzun yazı dizisi Hilmi Bulunmaz’ın da Özdemir Nutku Hocanın’da daha onlarca tiyatrocunun da nasıl anti-toplumcu ve kendinden başkası için kılını kıpırdatmamış bir adam tarafından kullanıldığını çok net gördük.

Vedamızın zamanı gelince sessiz sedasız yapacaktık. Fakat 2 gün önce Hilmi Bulunmaz’ın sitesinde yer alan bir haber bu yazıyı kaleme almamı elzem kıldı. Neydi bu haber?

Burak Caney yeniden hortlamıştı!
Bizleri alet edemeyen ve kişisel intikam duygularını gideremeyen Burak Caney yine blogspotlardan dört “o”lu, tiyatrooooyun.blogspot.com ve bulunmazhilmi.blogspot.com gibi sitelerden yayına geçmeye hazırlanıyordu.
Belli ki ortalık yine alabildiğine kirlenecek, birileri yine Hilmi Bulunmaz’ın öfkesini kaşıyacak, Hilmi Bulunmaz’ın öfkesi yine birinin işine gelecek ve bu at izinin it izine karışmasıyla tiyatro dünyası yine toz duman olacaktı.
O halde artık bazı şeyler netleşmeliydi.

Hoşçakalın ya da kısa bir süre sonra merhaba.