19 Mayıs 2007 Cumartesi

Yeşilciler ile Pembeciler'in savaşı


Kıçı kırık burjuvazimiz dünyanın dışında yaşamaya alıştığı için, "vatanseverlik" izleğinin dışında bir anlayışa sahip olamadığından, "kendin pişir kendin ye" mantığıyla politika üretmeye çalışıyor...

Yeşilciler ile Pembeciler'in egemenliğinde yürüyen çürümüş burjuva değerleri, her geçen gün, yeni bir skandalla "sarsılıyor"...

Yeşilci Ahmet Hakan'ın "kafaya taktığı", Pembeci Necla Arat'ın yediği nane; "düşünce hırsızlığı" olayına, kıyısından bucağından yaklaşmak istiyoruz:


"Necla Arat yalan söylüyor"

Ahmet Hakan'ın yazısına göre, CHP Milletvekili aday adayı Prof. Necla Arat, bu köşede yazılan "intihal", yani "fikir hırsızlığı" suçlaması için bir açıklama yapmış.

Diyor ki:

"Benim çalıntı olduğu iddia edilen basılmış ve yayımlanmış bir profesörlük tezim bulunmamaktadır."

Necla Hanım'ın bu açıklamasına bakınca haklı olarak diyeceksiniz ki:

"Ahmet Hakan! Sen de amma müfteriymişsin! Bak, Arat'ın çalıntı olduğu iddia edilen bir profesörlük tezi bile yokmuş."

Durun! Hemen karar vermeyin!

Çünkü ne yazık ki "çağdaş bir kadın" olmak ile "yalan söylememek" arasında doğrudan bir bağ bulunmamakta.

İşte buraya açıkça yazıyorum: Necla Arat yalan söylüyor. Ve bu da yalanın belgesi:

İstanbul Üniversitesi'nde Necla Arat'ın "Profesörlük takdim tezi"nin "intihal" olup olmadığını araştırmak üzere, fakülte profesörlerinden bir kurul oluşturuluyor ve bu kurul 8 Haziran 1981 yılında bir rapor hazırlıyor.

Raporda Necla Arat'ın yaptığı fikir hırsızlığı kanıtlandıktan sonra "Sonuç" bölümünde şu ifadelere yer veriliyor:

"Görüldüğü üzere Necla Arat'ın 218 sayfalık tezinin sadece 20 sayfa kadar tutan bir kısmının orijinal mi yoksa bir yerden aktarma mı olduğu tespit edilememekle birlikte, geri kalan 200 sayfalık kısmı, tamamen intihalden ibarettir. Bütün bu intihaller, bahis konusu kitaplardan yaptırdığımız fotokopi sayfalarındaki fotokopi numaralarıyla 'Tez'deki paragraf numaraları birlikte takip edilmek suretiyle, İngilizce bilen herkes tarafından kolayca görülebilecektir."

Bitmedi.

İstanbul Üniversitesi Edebiyat Fakültesi Yönetim Kurulu, 25 Mayıs 1982 tarihinde intihal gerekçesiyle Necla Arat'ın üniversiteden 6 ay uzaklaştırılmasına karar veriyor.

Bakalım Necla Arat, buna ne diyecek?

NOT: Necla Arat'ın "Profesörlük takdim tezi"yle ilgili yayınladığım belgelere yanıtını alayım... Daha sonra Arat'ın doktora ve doçentlik tezlerindeki aşırmalarının belgelerine geçeceğim...

tıkla: Zaman