Erbil Göktaş Ne yapmak İstiyor?


Erbil Göktaş her ne yapmak istiyorsa yanlış yapıyor, yanlışı da izan sınırları tanımadan yapıyor ama canı ne istiyorsa yapmakta serbesttir “iftira” atmamak şartıyla.
Daha önce de yazdığım gibi içinde her ne biriktirdiyse, “zaman şimdi” diyerek dökülmeye başladı ama ne ilke ne etik hiçbir şey bırakmadan filin zücaciyeci dükkanına girdiği gibi daldı dükkana!
1. Küfre karşı oluşturulan yayıncılar deklarasyonu her yayıncı gibi kendisine de gönderilince, durup dururken “beni tehdit ediyorlar” diye haykırmaya başladı, hem de "ben katılmıyorum bu deklarasyona" demeden, sitesinden sesleniverdi: “YENİ TİYATRO DERGİSİ’NE “TEHDİTLER” VE KAMUOYUNA ZORUNLU BİR AÇIKLAMA”. Biz kimseye katılmak zorundasın demedik ki, “katılır mısın?” diye sorduk. Hatta 4 gün önce yaptığımız Tiyatro Yayıncıları toplantısında, kısa bir süre sonra detayları kamuoyuna açıklanacak TYB (Tiyatro Yayıncıları Birliği) kuruluşuna bir tiyatro yayıncısı olduğu için Erbil Göktaş’ın da davet edilmesi gerekir kararı aldık, deklarasyona katılmaması ile TYB arasında bir ilişki kurmadık, kurmamanın da doğru olacağı kararını oybirliği ile almıştık, sanırım bu kararı tekrar gözden geçirmemiz gerekecek, gerekmeli.
2. Erbil Göktaş’ın deklarasyona katılmamayı açıklamasının çok ötesinde “beni tehdit ediyorlar, kurban olarak beni seçtiler” haykırmaları sitelerimizde de yayımlandı ve ardından, “ne tehdidi, nerden çıkartıyorsun?” mealinde kendisine gönderilen ŞAHSİ mektupları, demokrat edasıyla “Yanıt hakkına saygı gereği, virgülüne dokunmadan yayınlıyoruz” (Mealen buydu, tam başlığa bakayım dedim ama sitesi yine açılmıyor, aklımda kaldığı kadarıyla yazdım, 10 Mayıs, saat: 14.35) başlığıyla yayınlayıverdi. Hani özel hayat dokunulmazlığı, mahremiyeti? Örneğin ben, arkadaşım Erbil’e yazmıştım o mektubu, yayınlamak istesem kendi sitemde, dergimde yayınlardım, kaldı ki yanıt filan da değildi; “Hey Erbil napıyorsun yav” tarzı bir mektuptu, bu mektupta takılabilirdim de, şakalaşabilirdim de çünkü Erbil’in beni “düşman” kategorisine yerleştirdiğinden haberim bile yoktu. Böyle bir samimi takılma yapmış olsam demek ki, “bana hakaret ediyordun” deyip, doğru savcılığın yolunu tutacakmışsın? Bu vesile (Deklarasyon) gerçekten tam zamanında gündeme gelmiş de ben de Erbil’in hakkımdaki düşüncelerini tam olarak öğrenebilmişim, iyi olmuş, çok iyi olmuş.
3. “Yanıt hakkına saygı gereği, virgülüne dokunmadan yayınlıyoruz” çok güzel, alkışlanası bir tavır, her ne kadar yanıt hakkıyla özel mektup karmaşası yaşansa da “bravoluk” bir tavır, demek ki Erbil Göktaş da, H. Hilmi Bulunmaz ve Coşkun Büktel gibi “ben özel mektup tanımam, ne gelirse CANIM İSTERSE yayımlarım" tavrını benimsemiş, olabilir, eğer bir daha MEKTUP yazarsam bunu dikkate alırım. (Hoş birinci MEKTUPtan sonra bir tane daha yazmıştım ama demek ki onu yayınlamayı CANI İSTEMEMİŞ.) Amma, durup dururken “sitemi hacklediniz” suçlamasını yaptıktan sonra kendisine A. Ertuğrul Timur’un, İATP-G’nin gönderdiği yanıt haklarını görmemezlikten gelmek: “Yanıt hakkına saygı gereği, virgülüne dokunmadan yayınlıyoruz” ibaresiyle uzaktan, yakından ilgili olmayan bir davranıştır, bu da Erbil Göktaş’ın tasarrufundadır ama en azından ÖZEL MEKTUPLARI yayımladığı bölümün başından bu cümleyi kaldırmak gerekmez mi? Kaldırmasa da olur, benim ki sadece öneriydi. (Sitesi açıldıktan sonra baktım ki, o ibareyi kaldırmış, doğru yapmış.)
4. Hackleme meselesine gelince, 5 yaşındaki çocukların bile deklarasyonu yayımlayan yayıncıları mesnetsiz ve gereksiz olarak suçladığını bildiği bir durumda (Aşağıdaki linkte Ertuğrul Timur, uzun uzun anlatmış tekrar olmasın ama kısaca; yahu senin o yazıların bizim sitelerde duruyor be Erbil!) laf kalabalığı yaparak, savcılık tehditleriyle, bir daha bu konuda yazmayacağım üstençli bir tavırla sıvışmak, senin gibi bir demokrata yakışmadı, “Sanata Soldan!” bu şekilde bakılmaz. Ama yine çok iyi bir şey yaptın, -ama sen tanıdığım günden beri hep doğru olanı yaparsın- yargıya taşımışsın meseleyi, evet doğru olan bu, benim ve diğer yayıncılardan birinin veya birkaçının hackerlık yapıp senin sitenin yayınını durdurduğumuzu yargıda ispat hakkı sana düşüyor, bu görevini de yerine getir ve cümle alem bizlerin, yani tiyatro yayıncılarının aslında birer hacker olduğunu öğrensin. Bunu yargıda ispatlama şansını sana tabii ki tanıyacağım, bu konuda işini kolaylaştıracağım; ispat etmek senin en doğal insani hakkın, bundan mahrum kalmayacağına emin olabilirsin.
@font-face {
font-family: Cambria Math;
}
@font-face {
font-family: Verdana;
}
@page Section1 {size: 612.0pt 792.0pt; margin: 70.85pt 70.85pt 70.85pt 70.85pt; mso-header-margin: 35.4pt; mso-footer-margin: 35.4pt; mso-paper-source: 0; }
P.MsoNormal {
FONT-SIZE: 12pt; MARGIN: 0cm 0cm 0pt; FONT-FAMILY: "Times New Roman","serif"; mso-style-unhide: no; mso-style-qformat: yes; mso-style-parent: ""; mso-pagination: widow-orphan; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"
}
LI.MsoNormal {
FONT-SIZE: 12pt; MARGIN: 0cm 0cm 0pt; FONT-FAMILY: "Times New Roman","serif"; mso-style-unhide: no; mso-style-qformat: yes; mso-style-parent: ""; mso-pagination: widow-orphan; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"
}
DIV.MsoNormal {
FONT-SIZE: 12pt; MARGIN: 0cm 0cm 0pt; FONT-FAMILY: "Times New Roman","serif"; mso-style-unhide: no; mso-style-qformat: yes; mso-style-parent: ""; mso-pagination: widow-orphan; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"
}
.MsoChpDefault {
FONT-SIZE: 10pt; mso-style-type: export-only; mso-default-props: yes; mso-ansi-font-size: 10.0pt; mso-bidi-font-size: 10.0pt
}
DIV.Section1 {
page: Section1
}
“Bilinmeyen kişi ve/veya kişiler (ASLINDA HEPSİNİ BİLİYORUZ; ŞİMDİLİK ÖYLE DİYORUZ…) tarafından web sayfamız olan www.yenitiyatrodergisi.com'a yoğun bir saldırı söz konusudur. 28.04.2009 Salı günü öğleye doğru başlayan saldırılar, gece saat 22.00’de en “çirkef” noktasına ulaşmış ve halen devam eden bu saldırı veritabanımızı (database) ulaşılamaz hale getirmiştir. Hack dünyasında buna "DDoS Attack" denmektedir ve web sayfalarına sayısız veri gönderimiyle birlikte sistemin çalışamaz hale getirilmesi amaçlanmaktadır. Tüm “basını” bu “iğrençliğe” karşı dayanışmaya çağırıyor ve DÜŞÜNCE ÖZGÜRLÜĞÜNE yapılmış bu saldırıları SÖZDE KÜFÜRE KARŞI ÇIKIYORMUŞ GİBİ YAPAN AMA ŞU ANKİ DURUŞLARI BÜYÜK BİR KÜFÜR OLAN kişileri deşifre ettiğimiz; Erbil GÖKTAŞ’ın SİTESİNDEKİ YAZILAR YÜZÜNDEN gerçekleştirildiğini, NAMUSLU BASINA ve KAMUOYUNA DUYURURUZ…“ (Erbil Göktaş)
(Not: kırmızı bold yazılar tarafımdan yapılmıştır.M.D.)
5. Uzun uzun anlattığın DNS, whois gibi teknik ve detaylar beni aşar, bu konuda Ertuğrul Timur seni bir kere daha aydınlatmaya çalışmış, aşağıdaki linkten okuyabilirsin ama şunu aktarayım; şu anda dergin yanımda yok, yarın -pazartesi günü- Yeni Tiyatro’nun künyesini buradan deşifre ederek yeni bir suç işleyeceğim, sen yargı hazırlıklarına şimdiden başlayabilirsin. Sitenin künyesini deşifre ettiğimiz gibi derginin de künyesini deşifre edelim de bu iş bitsin. Bu iş bitmese de sen Erbil Göktaş olarak benim için yoksun artık, şahsımı veya dergimi hedef alan herhangi bir yazına yanıt veririm tabii ki, sana değil ama kamuoyuna, suç varsa da savcılığa veririm, onun dışında Erbil Göktaş benden uzak, mutlu mesut yaşasın, yolu da açık olsun.
Mustafa Demirkanlı
A.Ertuğrul Timur’un “ERBİL GÖKTAŞ'I YANITLARKEN ONDAN YENİ YANITI ADLİYEDE BEKLİYORUZ...” başlıklı yanıtını okumak için tıklayınız.
İLK YANITIMIZI SANSÜRLEYİP OKURLARINA ULAŞTIRMAYAN VE ANCAK 11 GÜN SONRA YANIT VEREBİLEN AMA KAFA KARIŞIKLIĞINDAN BAŞKA BİR ŞEY YANSITMAYAN ERBİL GÖKTAŞ'A 11 GÜN SONRA DEĞİL AYNI GÜN YANITIMIZ... VE MESNETSİZ İDDİASINDA BİRAZ DAHA DEŞİFRE OLMASI İÇİN YANITINI BEKLETTİĞİMİZ KENDİ FİRMASINDAN GELEN KESİN VE DETAYLI AÇIKLAMA İLE BİRLİKTE OKUMAK İÇİN TIKLAYINIZ
Erbil Göktaş’ın bu konuda yazdığı yazılar:
1. YENİ TİYATRO DERGİSİ’NE “TEHDİTLER” VE KAMUOYUNA ZORUNLU BİR AÇIKLAMA
2. HAYLAZ ÖĞRENCİLERE EK GECE DERSLERİ 1
3. GECE DERSLERİ 2: “TACİZ ATIŞLARI ALTINDA ‘GERÇEĞİ’ SAVUNMAK VE ‘SAMİMİYET’… "
4. YENİ TİYATRO’DAN “İNTERNET” SALDIRISI ÜZERİNE AÇIKLAMA

Not: Yukarıdaki fotograf Erbil Göktaş'ın, sitesinde konu ile ilgili kullandığı fotograftır.


Haber Giriş Tarihi: 10 Mayis 2009

(Kaynak: Yalan makinesi)